Thursday, November 12, 2009

girls - album

biliyorum, pek çok kişi müzik yazılarında alengirli cümlelerden tiksiniyor. ama müzik yazan kişiler olarak da öyle alengirli cümleler kullanmayı seviyoruz ne yapalım! durumu daha da karmaşıklaştıran ise, müzik yazanların o alengirli cümleleri kullandıracak gruplara karşı ayrı bir sevgi beslediği gerçeği.
...
bu yılın en parlak çıkışını yapan gruplarından girls, "o gruplardan" birisi. elvis costello'yu buddy holly'nin grubuna vokalist yapın, ama o rock'n'roll şarkılarında gençlik ateşini değil, kırık kalbini anlatsın. ama bunu da öyle bir şekilde yapsın ki siz de dans etmek isteyin. hüznünü anlatırken bile eğlenceli olabilmek ve bunu işin içine ironi veya alay sokmadan yapmak galiba girls'ün asıl başarısı. bir iki şarkı dışında "album" "geleceğe dönüş"teki gibi bir mezuniyet partisinde çalınacak, saçları yana taranmış erkeklerle eteklerini sallayan kızların karşılıklı dans edecekleri şarkılarla dolu. açılış şarkısı "lust for life" bunun nefis bir örneği. sıradışı güzellikteki "laura" henüz albümün ikinci şarkısında bambaşka bir şeyle karşı karşıya olduğumuzu gösteriyor. "be my baby"nin efsanevi davul intro'sunu ödünç alan "ghost mouth" geliyor arkadan. grubun etkilenimleri arasına velvet underground'u da koymamızı gerektirecek bir gitar solosu var burada.
...
yedi dakikalık "hellhole ratrace" ise bence tartışmalı bir şarkı. grubun ilk single'ı olarak çoklarını gruba hayran bırakan kayıt o. umut verici başlıyor, vokalist christopher owens'ın fena halde gözü yaşlı vokalleriyle insanı havasına da sokuyor, ama gereğinden en az üç buçuk dakika uzun bir şarkı. grubun epik olma adına kendisini zorladığını hissettirdi bana. grupların olduğundan daha büyük olmaya çalıştığını görünce çok soğuyorum, ne yapayım.
...
soğukkanlı bir surf şarkısı olan "headache" ve hemen arkasından gelen "summertime" ise daha dikkate değer parçalar bence. özellikle "summertime" kendini kasmadan da "büyük şarkı" yapılacağının kanıtı.
...
birçokları samimiyetlerini sorguluyor, ama bence san francisco'lu ikiliyi dinlerken en son düşünülmesi gereken şey bu. 2009 yılının sonunda 1964'te çıkmış gibi duran ama poz yapmayan, içinde gerçekten iyi melodiler barındıran bir rock'n'roll albümü bulunca sorgulamak pek yakışıklı bir hareket değil çünkü. dans etmek varken...

No comments:

Post a Comment