"elimde olsa yeniden yaşamak isterim anlamında değil, oradan geçtim, bitti. ama oasis'in ilk günlerinden knebworth'e kadar olan her şey yeniydi. o günden sonra hayatımda daha önce yaşamadığım hiçbir şey yaşamadım. artık wembley'ye bir limuzinin arka koltuğunda giderken 'bir rockstar'ım' diye düşünüyorum. o zaman öyle değildi, her anında karnımda kelebekler uçuşuyordu."
...
noel gallagher'ın q'da yayınlanan muhteşem söyleşisinden bir paragraf. belki de geleneksel rockstar'lığı yaşamış son gruplardan birisinin lideri olduğu için, bir de harbiden açık sözlü olduğu için noel'in söylediklerine önem veririm hala. "liam'ı sevmiyorum" dediğinde de inanıyorum o yüzden. dediğine göre henüz birbuçuk yaşındaki oğlunu liam görmemiş. noel "o adamı" evinde istemiyormuş çünkü. "çocukluğundan beri bir şeylere kızgın"mış liam.
...
"her zaman böyleydi. sanki çorbalarla dolu bir dünyada elinde çatal varmışçasına sinirliydi. ne bileyim, konser öncesinde özel soyunma odasındaki kül tablasının rengini beğenmediği için kavga çıkartmayı anlamıyorum. hatta ben özel soyunma odası istemesini de anlamıyorum. bob marley'nin wailers'tan ayrı bir odası olduğunu düşünmüyorum. bence hep birlikte aynı odada beklerlerdi onlar."
Sanırım bu adamın ben de bu yönünü seviyorum, Liam gibi "poser" bir tip değil. Müzik seviyor, halen daha diğer grup arkadaşlarıyla, Gem Archer ile takılıyor. Biraz daha "doğru" bir adam.
ReplyDeleteBazen "The Importance of Being Idle"ı çalan ve söyleyen ekibin favori Oasis dönemi olduğuna inanıyorum: Noel Gallagher'ın vokal gitar ve Zak Starkey'nin de baterist olduğu.
Zaten Zak Starkey'nin ardından gelen adamı sevemedim. Zak Starkey, başkaydı tam bir Briton'du.
sotsog tan sonra pek olmadı noel.ama madferit4eva...
ReplyDelete