Fotoğraf egebasaran'ın instagram'ından alıntıdır.
Konsere saatler kala çıktığımız yolda, konsere dakikalar kala hala Ülker Sports Arena yollarında dönüp durmaya devam ederken elim bundan üç yıl önce yazdığım Leonard Cohen kritiğine gitti. Kendimce 2000'lerde İstanbul'un gördüğü en iyi performans olarak görüyordum üstadın Açıkhava'daki konserini. Ama detaylarını anımsamak adına da iyi oldu. Şu anda neden üç yıl önceki kadar iyi yazamadığım kısmı biraz hayal kırıklığı yaratsa da hafıza tazeleme adına iyi oldu.
Şu açıdan da iyi oldu, o konserin unuttuğum detaylarını iyice hatırladım. Ve gördüm ki Leonard Cohen bırakın setlist'i, aradaki anonslarına, jestlerine, teşekkürlerine kadar aynı sahnede. Bu, kimisi için kötü haber olabilir. Belki "Bir kere izledim, bir daha izlemeye gerek yok" diyenler de çıkabilir. Benim için durum öyle değil. Bu adam bu şehre aynı konseri vermeye her yıl gelse, her yıl giderim. Onun kibarlığından, sahne duruşuna, üç buçuk saat sahnede kalışından, "sahip olduğumuz her şeyi size vereceğiz" deyişinden ve bunun hakkını verişine kadar her şeyiyle nefis bir performans, nefis bir tecrübe olduğu için. Eğer onun yaşına gelirsem hangi günde olduğumu hatırlayacağımdan emin değilim ben. Cohen ise hala çok formda. Grubu da. Belki iddialı olacak ama olsun, bence solo bir sanatçının arkasındaki en iyi live band Cohen'inki. Gerektiğinde gerektiği kadar, gerektiğinde ağlatacak kadar yoğun.
Dün akşam Galatasaray altı yıldan sonra ilk Şampiyonlar Ligi maçına, hem de Old Trafford'da çıkıyordu. Bir başka önemli konser de Dead Can Dance tarafından Cemil Topuzlu Açıkhava sahnesinde gerçekleşmekteydi. Belki tamamen sürprizsiz bir konser olması kimilerine "İyi ki diğer opsiyonları seçmişim" dedirtmiştir, olabilir. Ben bu performansı defalarca izlerim, karşısında ne varsa bunu tercih ederim.
"Bir daha görüşür müyüz bilemiyorum" dedi finalde, içimizi burkarak. "Tanrı'ya dua ediyorum bu büyük ülkeye barış getirsin diye" sözleriyle de kapanışı yaptı. Dileğimiz aynıydı. Halbuki açılışta "Geleceği gördüm, orada cinayet var" diyen adamdı o. Dozunda realizm, kararında hayalcilik. Cohen bu işte. Çatlaktan hayatımıza sızan ışık misali.
No comments:
Post a Comment